- üzüntülü
- 1. أسوان [أَسْوَان]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir2. أسيان [أَسْيان]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir3. بائس [بائِس]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir4. ترح [تَرِح]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir5. تعس [تَعِس]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir6. جريض [جَرِيض]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir7. حزن [حَزِن]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir8. شقي [شَقِيّ]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir9. كئيب [كَئِيب]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir10. متعوس [مَتْعُوس]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir11. محزن [مُحْزِن]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir12. محزون [مَحْزُون]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir13. مغموم [مَغْمُوم]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir14. مكروب [مَكْرُوب]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir15. مهموم [مَهْمُوم]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir16. واجد [واجِد]Anlamı: acılı, üzüntüsü olan, müteessir
Türkçe-Arapça Sözlük. 2015.